Dışkaya TOKİ’de sorunlar diz boyu
Geçtiğimiz hafta Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Bursa Milletvekili Adayı Fatma Belgin Gökçe’nin daveti ile Dışkaya- TOKİ Konutlarına gittim.
Gürsu CHP üyesi kadın arkadaşlarımızla birlikte içinde olduğumuz araçla yaklaşık 20 dakika kadar tırmandık Katırlı Dağı’na. Yol çok dar ve nitelik olarak çok düşük. Şoförlerin çok dikkatli olmaları gereken yerlerden biri…
Gürsu’dan 19 kilometre uzağa, ormanlık araziye yapılan binalarda yaşamaya mahkum 4 bin insanımızın orada olduğunu görmek, gerçek bir yaşam tecrübesi oldu benim için. Partililer çalışmalarını sürdürürken ben de orada sessizce bekleyen insanımıza sorular sordum. Mahallenin sorunlarının başında yol, ulaşım, sağlık, güvenlik ve eğitim geliyor. 2 bin konut bitmiş durumda ve dairelerin yüzde 80’i dolu.
Sosyal konut olarak inşa edilen 4’er katlı 1+1’lerde oturanlar daha çok yalnız kalan, engelli ve sürekli hasta olanlara tahsis edilmiş. Gelirleri çok düşük olduğu için ayda 110 lira ödeyerek oturuyorlar. 10 yıl içinde ödeyecekleri 17 bin lira karşılığında evlerinin sahibi olacaklar ama eksiklikler yüzünden evlerinin tadını çıkaramıyorlar. İki ayağı kötürüm olanlar için asansör yok bu evlerde. 4’üncü kattan sürüklenerek inen hasta kadın, kocasının sırtında 200 metre taşınarak otobüse gidiyor, Bursa’ya hastaneye yetişiyor, ilaçlar alınıyor ve aynı otobüsle Dışkaya’ya geliyor, yine eşinin sırtında 200 metre taşınıyor ve sürüne sürüne evine çıkmaya çalışıyor. Yazarken ve okurken kolay geliyor… Gözünüzde canlandırın lütfen…
Mahalleye ulaşımı sağlayan yol tek şeritli, çok virajlı. Ulaşım tek otobüsle ve yanında Gürsu’ya kadar giden minibüsler var. Ancak bu otobüsün ve minibüsün olduğu durak arkadaki evlerde oturanlar için uygun değil, uzak… Acilen yol bakımı yapılmalı ve ulaşımı sağlayan araçların sefer sayısı artırılmalı.
Bölgede sağlık ocağı var ama doktor haftada sadece 2 gün geliyor. Acil durumlarda ne yapacaklarını bilemeyen insanlarımız var orada. 112 arandığında ambulansın gelmesi için 20-25 dakika geçiyor…
Verilen bilgiye göre yatağa mahkum hasta sayısı 350-400 civarında. Ne sürekli doktor var ne de eczane…
Karakol yok örneğin. Polis yok… Yani güvenlik de unutulmuş. Biz oradayken bir jandarma minibüsü geldi. Benden oldukça uzaktaydılar. “Ne oldu bir sorun” diyenleri duydum. Oldukça uzaktaydılar soramadım ancak ormana doğru yol aldıklarını gördüm.
Evlere çok yakın yerde ormanlık alanlar var. İçki içenler, uyuşturucu kullananlar, fuhuş yapanlar varmış… “Arada sırada kovalıyoruz ancak korkumuzdan gidemediğimiz anlar çok” diyen bölge sakinlerini anlamak gerek. 2 özel güvenlik görevlisinin çalıştığını söylediler ama sormama rağmen kendilerine ulaşamadım.
Ayda 80-100 bin lira arasında aidat toplandığı gerçeği var örneğin. Ne için harcandığını, nereye ne kadar ödeme yapıldığını bilmiyorlar. Ara yollarda ışıklandırma olmadığını, bu nedenle geceleri sokağa çıkarken 2-3 kişi olmak zorunda kaldıklarını aktaran oturanlar, binalarda su, elektrik, doğalgaz sorunları yaşadıklarını da dile getirdiler.
Bölgeye acilen el atılması gerekiyor. Bir karakol kurmak, otobüs sayısını artırmak, sağlık ocağında sürekli bir doktor ve hemşire bulundurmak ilk adım olabilir.
Kış geldi geç kalmayın…