Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Bursa Şube Başkanı olduğu yıllarda tanıdım Erdal Aktuğ’u. Sıcakkanlı, sorulara bıkmadan usanmadan yanıt veren, araştıran, güleç yüzlü bir gençti. Başarılı bir dönem geçirdiğini söyleyebilirim. Sonra bir süre ortadan kayboldu. Yüksek gerilim hatları inşaatlarında ihale aldığını, Marmara’dan Ege ve Akdeniz’e giden hatlarda çalıştığını öğrendim. Sonra siyasette boy göstermeye başladı. Belediye meclis üyeliği ona çok yakıştı.

Şimdilerde Bursa’nın katledilmesine karşı savaş veriyor. Çıkıyor, konuşuyor, belge sunuyor ve çevreci tarafı ağır basıyor.

Dün, Büyükşehir Belediye Meclisi’nin 2014-2019 seçim döneminin 7’nci olağan toplantısında yine sazı aldı eline ve alınması gereken önlemleri, yanlış kararları, daha önceleri yaptığı uyarıları hatırlattı.

CHP Grubu; Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Mudanya Belediye Başkanı Hayri Türkyılmaz, Akın Poroy, Erdal Aktuğ, Recep Çohan, Gamze Kayabaş, Nihat Balkan, Şerafettin Atalay, Turgay Erdem, Pelin Sevgi, Gizem Elmas, Lütfü Günenç, Nilgün Berk, Özgür Aksoy, Metin Uyanık, Engin Taşdemir, Hasan Ertürk ve Dündar Koyutürk’ten oluştu.

CHP Grubu üyeleri, gündemdeki konular hakkında hem eleştirilerini dile getirdiler hem de bazı maddelere ret oyu vererek, alınacak yanlış kararlar öncesi herkesi düşünmeye davet ettiler.

Çeşitli maddeler üzerinde görüşlerini açıklayan Grup Sözcüsü Erdal Aktuğ, kentin gündemine oturan konuların başında gelen ‘Bursa Logosu’ hakkında kamuoyuna yansıyan eleştirilere dikkat çekti. Hani şu ‘Bursa’yı anlatmıyor’ eleştirilerine maruz kalan logo, lale figürlü olan… “Bu logo sayın Vali Münir Karaloğlu tarafından açıklandı. Logonun hazırlanma serüvenini, kimler tarafından hazırlandığını bilmiyoruz. Logonun özelliklerine geçmeden önce hazırlanışı ile ilgili birkaç sözümüz var. Bütün kenti ilgilendiren ve gerçekten Bursa gibi yalnız ülkemizde değil dünyada marka kent olma iddiasındaki kentimiz için önemli bir fonksiyonu olan logonun hazırlanması, bu şekilde kapalı kapılar arkasında olmamalıydı. Bu konu gerek özel, gerekse kamu kurumlarında genellikle konunun uzmanı kuruluşlar arasında yarışma açılarak ve kamuoyunun tartışmasına olanak sağlanarak belirlenmeliydi” diye konuşan Aktuğ, 14 Kasım 2014 (bugün) Kent Konseyi tarafından Merinos Atatürk Kültür Merkezi’nde yapılacak tartışmayı da “İş bitmiş bu toplantı neden yapılıyor ona da anlam veremedik” sözleriyle eleştirdi.

Sözleri salonda dalgalandı. Bu arada valilikten tüm kamu kurum ve kuruluşlarına giden bir yazıya da dikkat çekti Aktuğ. 4 Kasım 2014 tarihli bir yazıda ‘Lale figürü olmayan yazışmaların dikkate alınmayacağı, iade edileceği’ vurgulanıyor.

Henüz tartışılan logo için bu denli titizlik gösterilmesi ilginç…

Logonun sahibinin valilik yerine Büyükşehir Belediyesi’nin olması gerektiğine değinen Aktuğ, “Bu şehri, motif motif işleyen büyükşehir belediyemizden ses seda çıkmamasını da üzüntü ile karşıladığımızı belirtmek istiyorum. Demokrasi ile yönetilen bütün ülkelerde bu konu belediyelerin yetki ve görev alanındadır. Kaldı ki bugüne kadar ülkemizin birçok kentinde de böyle olmuştur. Bu şehre bir logo yapılacaksa biz seçilmiş meclis üyelerinin de katkısıyla sayın Recep Altepe tarafından yapılması gerekirdi. Burada Yıldırım Belediyemizin başlatmış olduğu logo çalışmasını da takdirle karşılıyor, sayın İsmail Hakkı Edebali’yi tebrik ediyorum. Bu işler böyle yapılır. Logonun özelliklerine gelince başta sosyal medya olmak üzere tartışılan hemen her zeminde logonun Bursa’mızı temsil etmekten uzak olduğu noktasında adeta görüş birliği oluşmuş durumda. CHP olarak hem BTSO Meclisi’nde hem de sosyal medyada yaptığımız yorumlarda mevzubahis logonun Bursa’mızdaki doğal, tarihi, kültürel ve turistik değerlerin hemen hemen hiçbirisini yansıtmadığını logoda yalnız İznik çinisinin yer aldığını bu şekli ile belki İznik için uygun olabileceğini ifade etmiştik.

Üzülerek ifade edelim ki logo da yer alan diğer renk motif figürlerin hiçbirisi kentimizin tarihi geçmişine kültürüne, doğa ve turistik özelliklerini yansıtmıyor. Binaların çatılarını yeşile boyayarak yeşil Bursa imajını yaratamazsınız sayın başkan.

Ama 1/100.000’lik metropolitan plan ile Bursa’ya biçilen rolün İstanbul‘un arka bahçesi olduğunu; bu logonun İstanbullu bir şirket tarafından İstanbul şehir logosunun bir taklidi ile arka bahçe olmaya devam ediyorsunuz. Her ne kadar siz İDO yerine BUDO yaparak bunu kırmaya çalışsanız da birileri hala Bursa’ya İstanbul’un arka bahçesi rolünü biçiyor. Bu logo en kısa zamanda ulusal ölçekte yarışma açılarak Bursa’yı çağrıştıran anlatan bir şekilde simgeleştirerek yeniden hazırlanmalıdır” diye konuştu.

Aktuğ, Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe’yi birazcık kışkırtmak istedi sanırım.

TEŞEKKÜR DE ETMEYİ UNUTMADI

CHP Grubu adına konuşmalarına devam eden Aktuğ, Bursa’daki derelerin temizlenmesi, atık suların arıtma tesislerine yönlendirilmesi konusunda adım atan Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe’ye teşekkür etmeyi de unutmadı. “Başta siz olmak üzere BTSO Başkanı İbrahim Burkay ve sayın valimiz Münir Karaloğlu, geçen hafta ‘Hedefimiz Nilüfer, Kocasu, Kirmastı ve Karsak çaylarını temiz akıtmak. Bunu da başarmak durumundayız. Bu dereleri 5 yıl sonra balık tutacak hale getirmeliyiz’ dediniz. Bu konuda atacağınız adımlarda yanınızda yer aldığımızı bilmenizi isteriz. Hepimize büyük iş düşüyor. Parti olarak teşekkür ederiz” dedi.

Eleştirileri alan başkan Altepe’nin gülümsemesi salondaki gerginliğin azalmasına yetti.

BESOB Büyük Sanayi Sitesi, KOTİYAK ve Doğu Garajı gibi hayati konularda da bilgi aktaran Aktuğ, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun son Bursa gezisi sırasında basın mensuplarının yaşadıklarını da anlattı ve özür beklediklerini dile getirdi.

Yolun açık olsun Aktuğ. Hep böyle kal…

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir