Öyle bir taraftar düşünün ki; her maça gitsin, her yenilgide sabretsin, her büyük başarıda İstanbul’da boğaz köprüsüne bayrak asmak istesin, her oyuncunun hayatını yakından takip etsin, her teknik direktöre sahip çıksın, takım üst üste 4-5 maç kaybedene kadar tolerans göstersin, çıkan her haberi didik didik etsin, stadyumda basın mensuplarına ‘bunu da yazın’ diye talimat versin, sloganları ve marşlarıyla farkını göstersin, bazı maçlarda 90 dakika hiç susmasın, deplasman maçlarına araçla, trenle, kamyonla, motosikletle, kısaca bulabildiği her taşıt aracıyla aksın, takımı için ölümü bile göze alsın (hayatını kaybeden taraftarlara Allahtan rahmet, yakınlarına ve arkadaşlarına sabır diliyorum), para biriktirerek takımına ait her şeye sahip olsun, karnını stat önündeki köfteciden doyursun, bir değil iki değil üç değil tam 13 dernekte örgütlensin, takımda kimin çalışkan, kimin kaytaran, kimin gelecek vaat eden, kimin gece hayatına düşkün olduğunu sor söylesin, futbol takımındaki oyunculara ‘oynayın lan’ diye bağırarak sopa göstersin, Helin Avşar’ın Bursa’ya kaç kez ve kimin için geldiğini bilsin, FSM Bulvarı’ndaki kafeterya ve bira evlerinde hangi futbolcunun kaç bira içtiğini, gün gün saat saat anlatsın, takımdaki gerginlikleri, arkadaşlıkları, dostlukları kimin kiminle geçinemediğini, kimin hangi sakatlıkları olduğunu, hocanın kampta neler söylediğini, kampta kimin kiminle kavga ettiğini, hangi mevkide kimin faydalı olacağını, kimin kalıp kimin gideceğini, dünyanın neresinde iyi futbolcu olduğunu, serbest kalan Avrupalı, Rus, Güney Amerikalı, Uzakdoğulu ya da Afrikalıları, hangi futbolcunun maçlarda saklandığını, ağabey oyuncunun kim olması gerektiğini, rakiplerin nasıl hazırlandıklarını, hakemleri isim isim bilsin…

Bursaspor taraftarlarının hepsi değilse bile en az yarısı takımla ilgili her şeyi bilir. Fısıltı gazetesi çalışır ve diğer yarısı da bilgi verenin kulak misafiri olur.

Teknolojinin nimetlerinden yararlanan taraftarlar, 10 dakika içinde organize olur ve maçlara gelir. Protokol yerini, aldığında taraftar sesini yükseltmeye başlar. Takımların sahadaki dizilişi bittiğinde de ‘Bursa Bursa’ seslerinin yükseldiğine çok şahit oldum.

Şimdi 1 yıllığına da olsa yeni bir yönetim var. Recep Bölükbaşı, Bursa’yı bilen, Bursaspor için gecesini gündüzüne katan insanlardan. Heyecanlı, yüzü gülen, hızlı düşünen, ekibini kılı kırk yararak oluşturan ve merhum İbrahim Yazıcı’nın yanında yetişen bir yönetici…

Bursaspor futbol takımının yanına basketbol takımını da eklemek istediğini kulaklarımla duydum. Araştırma-Geliştirme (Ar-Ge) birimi dedi… Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe’nin sözünü verdiği akaryakıt istasyonları ile yeni gelir kaynakları elde edeceklerini söyledi… Bursa’da doğan ve Bursa’da doyan herkesten yardım istedi.

Vali Münir Karaloğlu ve Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe başta olmak üzere sanayiciler, iş adamları, iş kadınları, sivil toplum kuruluşları, mühendis odaları, dernekler, ilçelerin belediye başkanları kısaca herkesin yardımı ile Bursaspor yenilmez armada yapılabilir. Türkiye’nin en büyük şehir takımı koşmaya başladığında kentte yüzler gülmeye başlar, her kurum ve kuruluşun marka değeri yükselir. Her televizyonda, her gazetede, her dergide, her internet ortamında Bursa sesleri… Canlı yayınlarda onlarca, binlerce kez Bursa’yı duyduğunuzda yaşayacağınız gururu şimdiden görüyorum. Tarih ilk adımla başlar. Yazmaya başladığımızda geleceği de kurmuş oluruz. Çocuklarınızın, torunlarınızın ‘Bursalıyız’ sözünü göğüsleri kabararak söylemesi, bugünlerde sizin atacağınız adımlara bağlı.

Bir şehir takımına sahip çıkmalıdır, çıkılacağına inanıyorum. Ticaret ve sanayi nasıl ayrılmaz iki parça ise; Bursa ve Bursaspor da öyle…

Her katkı size yol, su, elektrik olarak dönecektir, hiç kuşkunuz olmasın.

NOT: Başkan Recep Bölükbaşı ve yönetim kurulu üyeleri Nihat Sapan, Hasan Gülayan, Nejat Çölek, İlyas Acar, Recep Güzeldağ, Yahya Bahadır, Abdülkadir Özgörüş, Enver Kumova, Sadettin Garip, Ali Turan, Sezer Sezgin, Ali Büyükkurt, Alper Tunga Çevik ve Nihat Akınoğlu’na bir önerim var; Bursa’daki maçların 15 dakikalık arasında Bursa ve diğer yörelerden folklor oynasın gençler. Bu konuda Bursaspor Folklor Ekibi kuralım. Yeşil-beyaz giysileriyle bir ilk olsun.

Ne dersiniz…

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir