Aşının mucitleri, Anadolu kökenli…
Covid-19 salgını 2019 yılının sonlarında, Çin’in Wuhan kentindeki bir pazar yerinde ortaya çıkan virüsle başladı… Türkiye ise ilk açıklamayı 11 Mart 2020 tarihinde yaparak, “Evet bizde de salgın var” sözleriyle duyurdu.
Çin, hemen hastaları bulup tedavi etmek yerine onlardan kurtulmayı gündemine aldı. Kapalı bir toplum düzeni nedeniyle hastalara nasıl bir tedavi uyguladıkları, neler yaptıkları, Covid-19 için nasıl bir yol izledikleri hiçbir zaman tam olarak bilinemedi… Uygur Türklerinden zaten haber yoktu…
AŞI ÇALIŞMALARI HIZLANDI
Kısaca ‘Koronavirüs’ olarak telaffuz edilen salgınının başlangıcında “Aşı geliştirmek yıllar alır, yakın zamanda çok fazla bir şey beklemeyin” diye uyarılar yapılsa da, 10 ay sonra ilk aşılar gündem oluşturmaya başladı…
Aşı çalışmalarında öne çıkan Moderna, Pfizer ve BioNTech’in önümüzdeki yıl milyarlarca dolar kazanacağına kesin gözüyle bakılıyor… Ancak, aşı üreticilerinin gerçekte ne kadar para kazanacağı henüz net değil. Aşıların finanse edilme şekli ve aşı üretebilecek firma sayısı nedeniyle büyük karlar elde etme fırsatı kısa ömürlü de olabilir.
Çünkü Türkiye ve Rusya, aşı üretimi konusunda çalışıyor…
AŞI BULANLAR ANADOLU’DAN
ABD’nin Massachusetts merkezli biyoteknoloji şirketi Moderna’nın kurucuları, Anadolu’dan göç eden Efeyan ailesi… Beyin göçünün yansımalarını buradan anlamak mümkün…
Pfizer ise, Brooklyn New York’ta bir kimya şirketi olarak Yahudi asıllı Charles Pfizer ve Charles Erhart adlı iki kuzen tarafından kuruldu. Türk asıllı Berk Gürdoğan da “Pfizer Amerika Temel Sağlık Başkanı” olarak görev yapıyor. Bu arada Yahudi ailenin kökleri Anadolu’ya kadar uzanıyor…
Alman biyoteknoloji firması BioNTech’in CEO’su Prof. Dr. Uğur Şahin, İskenderun doğumlu… Özlem Türeci ile birlikte çok büyük buluşlar yaptılar ve yapmaya devam ediyorlar. 55 yaşındaki Şahin, daha önce de eşiyle birlikte kurucusu olduğu Ganymed adlı ilaç şirketinin Bilimsel Tavsiye Kurulu Başkanı olarak görev yapıyordu. İmmünolog ve onkolog olan Şahin, İskenderun’da doğduktan sonra dört yaşında ailesiyle birlikte Almanya’ya göçen bir ailenin oğlu… Babası Köln’deki Ford fabrikasında çalışan Şahin’in hayali doktor olmaktı. Bir fabrika işçisinin çocuğu için ulaşması zor bu hayali gerçek kılan Şahin’in sahibi olduğu BionTech şirketinde 80 civarında bilim insanını çalıştırıyor.
Bugün Prof. Dr. Uğur Şahin, 3,9 milyar dolarlık servetiyle 4 yaşındayken gittiği Almanya’da saygın bir bilim adamı. Eşi Özlem Türeci ile birlikte Almanya’nın en zengin 100 kişisi arasında.
BioNTech’in piyasa değeri bugünlerde 20 milyar Euro’yu aşmış durumda. Yeni yatırımcılarla birlikte firmanın değerinin 100 milyar Euro’ya yükseleceği tahmin ediliyor…
3 MİLYON DOZ AŞI GELİYOR
“Halk sahillere hücum etti, vatandaş denize giremiyor” sözlerini hatırladım birden… Çin’den bugün gelecek 3 milyon doz aşı demek; sadece 1 milyon 500 bin kişinin iki kez aşı olacağını bilmek demek… Peki bunlar kimler acaba…?
9 milyar kişiye ulaşan Dünya nüfusunun 18 milyar doz, Türkiye’nin de 160 milyon doz aşıya ihtiyacı var. Demek ki bizim aşıya ulaşmamız için daha çok uzun bir süre geçecek… 4 milyar 600 milyon insanın varlığına denk bir servete sahip olan 2 bin 153 kişi, bahçeli villalarında huzur ve güven içinde tertemiz bir doğanın tadını çıkarabilir.
NÜFUSU BEĞENMEYEN MUHTERİSLER
Rockefeller Ailesinin avukatı ve ABD’nin stratejistlerinden Henry Kissinger, taa 1960’lardaki Bilderberg Toplantılarında (Küresel bir savaş suçlusu olan Kissinger, doğal olarak Bilderberg sosyetesinin en sadık ve sabit hizmetkarıdır. Bu arada 1923 doğumlu…) amaçlarının üçüncü dünya ülkelerinin nüfuslarının azaltılması olduğunu açıkça dile getiriyordu.
Kissinger, Şili’deki faşist darbenin bizzat oyun kuruculuğunu yaptığı 1970’lerde de aynen şunları söylüyordu: “Nüfusun azaltılması üçüncü dünya ülkelerine karşı temel politikamızdır. Çünkü ABD’nin az gelişmiş bölgelerdeki petrol, maden ve diğer kaynaklara olan ihtiyacı artacaktır.”
Tüm dertleri petrol ve gaz… Seni görmüyorlar bile!
