Türkiye’de restoranlar ve kafeler, 2020 yılının mart ayından bu yana ‘eve sipariş ve gel al’ hizmeti dışında kapalı.

Turizm Restoran Yatırımcıları ve İşletmecileri Derneği’nin (TURYİD) verilerine göre; Türkiye’deki 100 bin işletmede 2 milyon kişi çalışıyor (du)… Ciroları ise en az 10 milyar doları buluyor (du)… Yine aynı verilere göre; Sadece İstanbul’da 18 bin işletmede 275 bin kişi çalışıyor (du) ve ciroları da 5 milyar doları geçiyor (du)… (Bu sayılar içinde bar-cafe olarak sınıflandırılan yerler yok…)

İnanılmaz bir istihdam ve gelirden bahsediyoruz…

Dünyanın dört bir yanında insanların sosyal hayatlarının merkezi haline gelmiş olan restoranlar, kafeler ve barlar öngörülemeyen bir tarihe kadar kapatılınca, günlük kazancıyla ayakta kalmaya gayret eden işletmelerde sorunlar arttı…

Sektör önünü göremiyor

Çalışanlar da psikolojik olarak yıpranmış durumda…

Yeme-içme sektöründe işletme sahibi olanlar, tablonun karanlık olmasından yakınıyor… İşletmelerinin geleceğine dair endişe içinde olduklarını sözlerinden anlıyoruz… İşyerleri kapanıyor…

Restoran ve kafe sahipleri, günde 16 saat çalışan işyerlerinin önünden geçerken hüzünleniyorlar… Canlı müzik yapılan yerlerde çalışan sanatçılar, gitaristler, davulcular, piyanistler, darbukacılar, saz çalanlar, ney üfleyenler… Komiler, garsonlar, sıcak ya da soğuk mezeciler, valeler…

ARTIK DAYANAMAZ DURUMA GELDİLER

Restoran ve kafe işletmeciliği, mekanların genelde 7 gün boyunca açık olmasından dolayı temposu yüksek bir sektör. Covid-19 nedeniyle ilk başlarda evlerine çekilip dinlenme fırsatı yakaladılar ancak 1 yıla yakın iş yapamamak ve belirsizlik, artık canlarını yakmaya başladı…

Bir işletme sahibi, “Ben, mutfağın da başındayım. Günde 18-19 saatim burada geçiyordu. Fiziksel olarak da çok yorulduğumuz bir düzenimiz vardı. Özellikle hafta sonları ve tatil günleri herkes çok yoruluyordu ancak bu iş yaşamımız böyleydi. Yorgun ama mutlu bir grup olarak çalışamamak çok acı veriyor…” diyor.

Mekanlardan bir gelir elde edememelerine rağmen ödemelere devam ettiler… Kira, elektrik, doğalgaz, vergi, stopaj, eleman maaşı, geçmişten kalan diğer borçlarla boğuştular… Devlet, kısa çalışma ödeneği, ücretsiz izin ödemeleri gibi olanaklar sağlasa da çalışanların yaşamlarında geriye gidişin önü alınamadı… İşletmelerin pili tükendi…

Devletin sunduğu destek paketleri, işletmeler için yeterli olmadı… Çoğu işletme sahibi, özellikle kiralarını ödemek zorunda olmaları nedeniyle büyük zorluk yaşadı…

Hükümetin açıkladığı adımlardan biri, Kredi Garanti Fonu’nun (KGF) limitinin yükseltilerek teminat sorunu nedeni ile kredi alamayan firmaların banka kredilerine erişimini kolaylaştırmak oldu. Ancak bu krediler bir süre sonra ödenecek…

Açıklanan bir diğer adım ise Kısa Çalışma Ödeneği oldu. Kısa Çalışma Ödeneği kapsamında işverenler İŞKUR’a başvurarak üç ayı aşmamak kaydıyla sigortalı çalışanlarının maaşlarının İşsizlik Fonu’ndan verilmesini sağlayabildiler… Yetmedi…

ATILACAK ADIM BELLİ

Koronavirüs salgını sırasında sektörde 60 milyar TL’lik bir gelir kaybı yaşandığını dile getiren işletme sahiplerinin, bazı istekleri maalesef yerine getirilemedi…

Kiralarla ilgili bir yaptırım olabilirdi; mal sahiplerine vergiden düşülmesi gibi bir kolaylık gösterilerek onların da kiracılarına aynı kolaylığı göstermesi istenebilirdi. İşletmelere kapalı kaldıkları süre içinde çalışan sayısına göre maddi bir destek olabilirdi…

Olmadı…

Gördüğüm kadarıyla birçok işletme borç yükü ile kapanmak durumunda kalacak ve tabii ki bir işsiz ordusu çıkacak…

İşletmelere acilen karşılıksız ‘cansuyu’ verilmeli.

Bu arada restoran ve kafeteryaların, her masaya çapraz iki kişi oturacak düzen içinde servis yapmalarına izin verilmeli. Aşısını olmuş, HES kodunu almış, maskesini takmış, girerken elini dezenfekte etmiş halkımız da yemeğini yesin ve kahvesini içsin artık…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir