Dünya seni çipleyecek, dikkat!
Çeşitli kaynaklarda “geleceğin dünyası kuruluyor, hiçbir şey eskisi gibi olmayacak” sözlerini okuyor ve duyuyorum. 5 G teknolojisini yerden yere vuran yazılarda, akciğerlerimizdeki yararlı mikroorganizmaları etkilediği, bunun üzerine toksik madde salgıladıkları ve hasta ettikleri vurgulanıyor.
Kapitalizm, henüz tam olarak algılayamadığımız bir sonraki aşamaya geçiyor olabilir. Finans kapitali yönetenlerin, kral ailelerinin, güçlü şirketlerin ve bir kalemde milyarlarca doları bir yerden başka bir yere transfer etme gücünü elinde bulunduranların aldıkları kararları bilemiyoruz… Sadece çok sıkıştıklarını, Çin, Hindistan, Japonya ve Kore’deki gelişmelerden rahatsız olduklarını görebiliyoruz…
Çinli bilim adamlarının Corona virüsü (Covid-19) üzerinde 2010 yılından bu yana çalıştıkları açıklandı. Biyolojik silah adı altında mutasyona uğratılan virüsün haberi 2013 yılında haber bile olmuş… Denemeye değer gördükleri virüs üzerinde elde ettikleri başarıyı övünçle anlatmışlar. Belki de batıya, “Üzerimize gelmeyin, kullanırız” demek istemişlerdir, kim bilir…
Bana göre bu virüs geliştirilmiş… Çok hızlı yayılıyor ve çok hızlı öldürüyor… Sadece 14 gün yetiyor…
İnsanların üzerindeki etkisi “Grip gibi…” Aralık ayı en soğuk aylardan biri olduğuna göre zamanlama müthiş… İnsanlar grip olduklarını sandılar. Bilmeden yaşadılar, yayılması çok kolay oldu. Turistler, iş insanları, öğrenciler virüsü yaydılar. Sonra bir doktorun “bu virüs başka virüs” açıklaması ile dünya şoka girdi. Avrupa, ABD, Rusya, Afrika, Arabistan Yarımadası, Türkiye, Avustralya ve İngiltere’de hasta sayıları patladı…
İnsanların sınıflara keskin biçimde ayrıldığı şu acımasız dünyada, bundan sonra steril alanlar oluşacak. Mikroptan arındırılmış, kaba saba insanların alınmayacağı, bilgili ve düzene uygun yaşayacak genç insanlar, o bölgeleri seçecek.
Güvenlik elemanları, kameraları, kendi marketi, kendi kafeteryası, temizlik elemanları, çocuk bakıcıları, okulu, yüzme havuzu, etkinlik alanları, mağazaları ve spor sahaları olan siteler içinde yaşamaya alışan insanların yakın gelecekte steril bölgelere kayacaklarını söyleyebilirim…
Zaman içinde insanlar her açıdan robotlaşacak, belki isimler gidip numara verilecek herkese… Türkiye Cumhuriyeti Numaranız (TC NO) var artık. MERSİS numaraları da hazır. Her şirketin kendi kodları var. Kredi kartları, maaş kartları, temaslı kartlar herkesin cebinde… Karekod her yerde. Elektrikli ve otonom araçlar sizce ne için üretiliyor.
Düşünmek, örgütlenmek, sistemi yargılamak kesinlikle yasak olacak yakın gelecekte. İnsanlara çipler takılacak ve çeşitli ilaçlarla yalancı mutluluklar peşinde koşacağız… En vahimi de bu sistemin yine en büyük savunucuları sistemden beslenenler olacak. Mutasyona uğramış, dozu artmış bir “Stockholm sendromu” içinde debelenip duran küçük insanlara dönüşeceğiz.
İşte bugünlerde küresel bir dönüşümün ipuçlarını yakalamaya çalışın. Dünya halkları deneniyor. Salgın vasıtasıyla evlerine kapatılarak, sokağa çıkmaları engellenerek, toplu olarak bulunacakları organizasyonlar iptal edilerek insanlar toplum değil birey olmaya doğru itiliyor. Çünkü sistem gelecekte oluşabilecek tehlikeleri biliyor ve ortadan kaldırıyor.
Geçmişte de olan, gelecekte de olacak o büyük tehlike; Sokağa çıkan, bir araya geldiğinde kolektif akılla düşünen, itiraz eden, haksızlığa karşı ayaklanan, örgütlenen toplum… Buna asla müsamaha göstermek istemeyenler var… “Yasaklarla örülmüş” bir dünyaya doğru hızla yol alıyoruz. İnsanları korkutup sindirmekle başladılar… Sonra bu korku bir kültür haline de geldi sayılır… İnsanlar artık çok korkak hale dönüşecek…
Hızla dijitalleşen dünyadayız ve çok sevimli görünüyor her şey… Yeni bir sanayi devriminin yolu açıldı ve geriye bakamıyoruz maalesef… Bu aşamada artık her şey dijital olacak ve dünya parçalı ulus devletler tarafından değil, küresel bir üst akıl tarafından yönetilecek.
O üst akıl, kapitalizmin evrim geçirmiş son halidir ve dünyayı yönetmek için kağıt paraya ihtiyacı yoktur. Yanıtı hepimiz biliyoruz aslında; Bitcoin ve türevleri… Yani dijital para! uzun zamandır zaten tedavülde. İnternetten altın gibi, hisse senedi gibi alınıp satılabiliyor. Bir diğeri kredi kartı! Bu da dijital bir para aslında, ortada elle dokunabildiğiniz bir kağıt veya madeni para yok. Şimdi “para, kağıt olsa ne olur dijital olsa ne olur” diyenleri duyar gibi oluyorum. Çok şey olur! Kağıt parayı kontrol edemez, üzerine bir çip takamazlar. Ama harcadığın her dijital parayı adım adım takip edebilir, seni her yerde fişler, izini bulur, eğilimlerini kaydeder, seni bir robot gibi kodlar, takip ederler.
Dünya seni çip çip edecek, haberin olsun…