BTSO ‘başkanı’ bekliyor…
31 Mart 2019 Pazar günü (yarın değil öbür gün) seçim var. Toplam 6 bin 835 sandığın kurulacağı Bursa’da; Büyükşehir belediye başkanı, ilçe belediye başkanları, meclis üyeleri ve muhtar seçimi için oy verilecek.
Aman unutmayın.
Bursa’yı üretim, ihracat ve teknoloji merkezi haline getirmek için yoğun çaba harcayan kurumlar arasında ilk sırada yer alan, sorumluluk üstlenen ve atacağı adımlarda bilimsel verilerden yararlanan BTSO, yönetim kurulu başkanı İbrahim Burkay’ın ağzından seçimle ilgili açıklama yaptı…
Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, Türkiye’de 31 Mart’ın ardından 4,5 yıl gibi uzun bir süre seçim olmayacağını ifade ederek, “Ekonomimizde fırsatlarla dolu yeni bir dönem başlıyor. Bu süreci iyi değerlendirerek, yapısal reformlara ve ekonomimizdeki nitelikli dönüşümü gerçekleştirmeye odaklanmalıyız” dedi.
31 Mart’taki yerel seçimlerin, Türkiye’nin demokrasi tarihinde yeni bir kilometre taşı olacağının altını çizen Başkan Burkay, “Demokrasinin en temel unsurlarından biri olan seçimlerin sağduyu ve barış içinde tamamlanacağına inanıyorum” diye konuştu.
YAPISAL REFORMLAR İSTEDİ
Son 15 yılda çok önemli kazanımlara imza atan Türkiye’nin artık ekonomiye odaklanmasını isteyen Burkay; “Üretimde, ihracatta ve istihdamda Cumhuriyet tarihimizin en büyük başarılarına ulaştık. 1 Nisan’dan itibaren de önümüzde fırsatlarla dolu yeni bir dönem başlıyor. Kritik virajları hızlı refleks verme kabiliyetiyle geride bırakmayı başaran Türkiye, bu dönemde enerjisini yeni ekosisteme uygun olarak dönüşüm süreci ve yapısal reformlarla yatırımlara, katma değerli üretime, istihdama ve ihracata harcamalı. Önümüzde güçlü hamlelerle yüksek büyüme performansına yeniden odaklanacağımız yeni bir dönem var. Kalkınma hamlesiyle birlikte Türkiye yeni başarı hikayeleri yazacaktır” dedi.
Her yıl yüzde 7 büyümek zorunda olan Türkiye’nin patinaj yaptığını, döviz kurlarındaki oynaklığın girdi maliyetlerini artırdığını, enflasyon, işsizlik ve sermaye yatırımları konusunda ileri adımlar atılamadığı biliyoruz.
53 konkordato ve 10 iflas başvurusu olan Bursa’da işlerin çok da iyi gitmediği ortada… “Bursa büyürse Türkiye büyür” dediğimize göre iş insanlarının seçimi falan düşünmeden önlerine bakmaları gerekiyor. Patent, marka, ucuz hammadde, ulaşım, Avrupa başta olmak üzere hemen her kıtaya ihracat, nitelikli insan kaynağı ve mesleki okullardaki eğitimin kalitesiyle meşgul olmamız en iyisi…
Enerjimizi doğru yere yönlendirdiğimizde başarılamayacak hiçbir işin olmadığını görüyorum. Digital dünyada iş yapmaya çalışan, yazılımla dağları aşan, robot teknolojisiyle sıfır hatayı yakalayan, karanlık fabrikalar kuran, dünya ile bağlarını kurmuş, istihdam yaratan, yeniliklere açık girişimcilerle dolu Bursa.
Yerel yöneticilerin bu çabaya ket vurduğunu hiç görmedim.
Bursa’da kim seçilirse seçilsin; herkesin belediye başkanı olacaktır. Olmak zorundadır… Bursa iş dünyası hemen hemen her dönemde; Söylemlerinde ılımlı, projelerinde samimi, insan ilişkilerinde belli bir seviyeyi yakalamış, vizyonu ve misyonu olan başkanlarla çalıştı. İsteklerinin yerine gelmediği herhangi bir dönem hatırlamıyorum. İş dünyası, teknokrat yerine piyasayı bilen, kendileriyle işbirlikleri geliştirebilecek, atılan adımlara yardımcı olan başkanlarla kol kola girecektir. Girmelidir…
Unutmadan; Bursaspor markası etrafında birleşen iş insanları da bekliyorum yeni dönemde. İçinizden çıkacak bir başkan adayı ile kulüp çok daha iyi yerlere gelecektir. Şirketleşme tamamlanmalıdır. Biletlere, stadyuma, etrafındaki rant bölgelerine, belediyenin verdiği benzinlik arazilerine sahip çıkılmalıdır… Bugünden yarına altyapıya önem verilmelidir…
Aranızdan çıkacak bir ya da birkaç kişi de artık göğüs ve sırt reklamları için kolları sıvasın.
Özellikle attığı adımlarda başarıyı yakalayan Bosch, Oyak-Renault, TOFAŞ, Karsan, SÜTAŞ, EKER, Özdilek, Özhan, Yeşim, Sur Yapı, Alpiş, Atış, Taşyakan, Ergünkent, Carrefour, Korupark, Petrol Ofisi ve Medicabil cesaretlendirilmelidir.