Sallamayın, sallanmayın
“Bu fay hattı, 1855 yılında yaşanan depremde kırılarak Manyas Gölü’nden başlayıp, Mustafakemalpaşa, Nilüfer, Osmangazi, Yıldırım, Gürsu, Kestel ve İnegöl’e kadar uzanmaktadır. Bursa Büyükşehir Belediyesi dahil ilgili diğer belediyeleri hem yazılı hem basın aracılığıyla bu çalışmaya davet ettik. Bursalılar adına bir kez daha ilgili belediyeleri bu projeye katkı koymalarını arzu ediyorum. Eğer böyle bir şeye inanmıyorlarsa bunu da açık açık belirtmelerini istiyorum. İlgili belediyelerden olumlu ya da olumsuz bir yanıt bekliyoruz. Biz gereğini yapalım. Biz, Nilüfer Belediyesi olarak gelirlerimiz düşmesine rağmen bu projenin devamını İnegöl’e kadar yaptırmak istiyoruz. Bizim için insan hayatı önemlidir. Eğer biz, belirlenecek olan fay hattı üzerinde bulunan insanları başka bir yere aktarırsak, onların yaşamlarını kurtarırsak, gerçekten çok büyük bir iş yapmış oluruz. Belediyelerden yanıt vermelerini istiyoruz…”
İmza; Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey.
Ne diyor sayın Bozbey; “Gelin hep birlikte Bursa’nın altını boydan boya geçen fay hatlarını bulalım ve gerekeni yapalım. Orada yaşayan halkımızı sağlam yerlere taşıyalım. Bu bilimsel çalışmaya destek vermeyecekseniz de haberimiz olsun.”
Bursalılar adına diğer belediye başkanlarına meydan okuyor Bozbey. Daha yaşanabilir bir kent istiyor. Daha sağlam zeminlerde ev yapılmasını, insanca yaşanmasını arzu ediyor.
Nilüfer Belediyesi, Anadolu Üniversitesi (AÜ) ile işbirliği yaparak fay arama çalışmalarına aralıksız devam ediyor. Prof. Dr. Berkan Ecevitoğlu’nun başında bulunduğu ekibin başarısı apaçık görülüyor… Bakın Ecevitoğlu ne diyor; “Fay hattı, Hasanağa’da çatallaşıyor. Görünmeyen kısmı kuzeye doğru giden olası 1855 fayı. Görünen kısmı güneye doğru gidiyor ve Soğukpınar fayı altında Uludağ’ın altına gidiyor. Fakat bunların hiçbiri ovanın altındaki fayı göstermiyor. Çünkü ovanın altına girince, üzerindeki alüvyonlar onu örterek gizliyor. Yağışlar, şehirleşme ve tarım gibi olaylar, yer yüzündeki bütün bu fay izlerini siliyor. Yaptığımız çalışma sonucu belirlediğimiz fay hattı, şu an üzerinde bulunduğumuz bölgeden geçiyor. 1855 fay hattı hala aktif durumda. Bir hafta içinde Marmara’da 23 deprem olmuş. Bu depremlerin 3’ü, 1855 fayı üzerinde…”
Bir başka anlatımla “Bursa’da ova bölgesinde aktif bir fay hattı var ve belediyeler bu konuda adım atmak zorundalar.
Çağrı geleceğimizi planlayanlara… Umarım ses verirler…
Barzani ve Irak
Molla Mustafa Barzani’nin adını duyduğumda 10-12 yaşlarındaydım… Çok eskiden Diyarbakır’a kadar geldiği ve burada 4 gün savaştığı falan anlatılırdı… Mesud Barzani’nin adını ise 25’li yaşlarda duydum. Talabani ile bazen tatlı bazen de acı günlerde fotoğraf verirdi… Neçirvan Barzani’yi ise resmi karşılamalardan hatırlıyorum. Sonradan bu iki isim pek sık gelir gider oldular. Kırmızı pasaportlar, petrol boru hattı, Erbil’deki tapu ve nüfus idarelerinin basılması, marketlerdeki ürünlerin yüzde 70’inin Türk malları olması, Yahudi işadamlarının Gaziantep’te mobilya fabrikası kurarak ihracat yapmaları, bayraklarının Ankara’da, Diyarbakır’da dalgalanması, Türkiye’de düğünlere katılmaları; hatta Mesud Barzani’nin Türkiye’deki bir akrabasına 30 kilo altın takması, iş anlaşmaları, Mersin ve İskenderun limanlarına gelen gemileri, inşaat yapan müteahhitleri, hemen her konuda atılan adımları konu oldu medyamızda… Kerkük’te Kürt nüfusun artırılması, ABD’nin her Kürt aileye 20.000 dolar dağıtması, Mc Donald’s açılması, bölgenin en büyük havaalanının orada olması da atlanmaması gereken konulardı… Sanırım bankacılık işlemleri de Türkiye üzerinden gerçekleşiyordu…
Şimdi bu Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetimi lideri Barzani, 25 Eylül 2017 tarihi itibariyle (dün) referandum yaptı ve Irak devletinden ayrılma yolunda ilk adımı attı. Ne bizi dinledi ne de İran’ı. Biz askeri tatbikat başlattık, İran bazı yerlere top mermisi gönderdi… Sınırda büyük gerginlik var…
Kuzey Irak’ın temel gelir kapısı olan petrolün aktığı boru hattının vanasını kapatabilirmişiz. İsrail sanırım istihbarat almış boruları göndermiş bile… Haberiniz olsun…
