Devlerle aşk acıtır
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın arkadaşlığının altında neler var bilmek isterim doğrusu. Tarih boyunca şu ya da bu nedenle savaşmış iki ulusun liderleri son zamanlarda Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) de etkisiyle olsa gerek Suriye, Karadeniz, Kıbrıs, petrol boru hatları ve Kürtler başta olmak üzere pek çok konuda anlaşma yaptılar… Kararlar aldılar.
Örneğin Putin, doğalgaz fiyatında yılbaşından itibaren yüzde 6 oranında indirim yapılacağına söz verdi ve sözünü tuttu… Meyve ve sebze alımına başladılar. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın özellikle Suriye konusunda açıklamalarda bulunması, kuzey komşumuzda yüzlerin biraz ekşimesine yol açtı sanki…
Mersin’e bağlı Akkuyu beldesindeki nükleer santral ile ilgili 3 yıl süren ÇED sürecinin Putin’e jest olsun diye onaylanması da çok önemli bir aşama… Santral inşaatı hızla ilerliyor…
Putin’in son gelişinden sonra Türk ve dünya basınına açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Rusya ile ticaret açığının giderilmesi konusunda neler yapılabileceğini konuştuk. Şu anda Rusya’dan ülkemize turizm noktasında, Rusya’dan gelenler birinci sıraya yükselmiş durumda. Bunun bu yıl daha da artması bekleniyor. Akkuyu’da görev alacak gençlerimiz Rusya’da eğitim alıyor. 200 civarında genç Türkiye’ye dönüp bu projeyi götürecekler. Yeni mühendislerimizi de bu ekip yetiştirecek. Enerjide atacağımız adımlar çok önemli. Bugüne kadar ‘Güney Akım’ diye geçen ama şu ana kadar şu veya bu nedenlerle engellenen süreçte de bizler yaptığımız görüşmelerle dayanışma içerisinde, herhangi bir hukuki neticesi olmayan ama ön mutabakatla tarafların bir çalışma yapıp, süratle kısa zamanda neticelendirip bu ön mutabakatı daha sonra kesin bir mutabakata çevirmek suretiyle bir adım atacağız. Bu adımdan Türkiye olarak doğalgaz açığımızda bizler istifade edeceğimiz gibi Yunanistan sınırında, Türkiye topraklarında bir dağıtım merkezi, bir hat oluşturmayı ve oradan talep neyse bu talebe göre o merkezden cevabın verilmesi noktasında da bir ön mutabakatımız var” demişti… Bir anlamda Türkiye-Rusya ikilisi Avrupa’nın doğalgazını birlikte pazarlayacaklar anlamına gelir açıklama. Almanya’nın neden bu kadar fevri açıklamalar yaptığına da anlam vermek kolaylaşıyor. Üçüncü Havaalanı, İstanbul Finans Merkezi ve doğalgaz… Kim bilir daha neler var neler…
Yunanistan sınırında ve Türkiye tarafında yeni bir doğalgaz istasyonu yapılacak olması, Türkiye’nin elini rahatlatacaktır. Sanırım yeni bir hat çekilecek ve özel sektöre buradan gaz verilecek. Bu konuda atılacak adımlar, yeni zenginleri de beraberinde getirecektir… Taşıma ve pazarlama kolay değil…
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bölgesel sorunlar konusunda Putin’den aldığı yanıtlar da çok önemli. Toplantılarda Suriye ve Irak sorunu değerlendirilmiş ve bakın Erdoğan bu konuda neler söylüyor; “Kırım Tatarları ile ilgili konuyu geniş bir biçimde ele aldık. Kırım halkına bugüne kadar elde edilmeyen hakları vermeye hazırız dediler. Kırım Tatarlarının dilini resmi dil olarak kabul ettiklerini, yerleşimle ilgili sorunlarını gidereceklerini söylediler. Türkiye ile Rusya arasında karşılıklı güvene dayalı ilişkiler bölge istikrarına da katkıda bulunacaktır. Suriye ile ilgili 4 yıllık süre içerisinde birçok görüşmelerimiz oldu. Anlaşıyoruz…”
Doğal olarak Putin çekinceli. Suriye’nin koruyucu meleklerinden biri olan Rusya, Akdeniz’deki petrol ve doğalgaz aranması aşamalarına katılmış durumda. Biz Karadeniz’den gelecek gazı beklerken onlar Kıbrıs Rum Kesimi ve İsrail ile birlikte hareket ediyorlar. Doğu Akdeniz’e gönderdikleri 6 savaş gemisi de cabası. Suriye, IŞİD ve Kürtler konuları da büyük bir olasılıkla masaya gelmiş olmalı.
Geleceğimizi devlerle konuşurken gerçeklerden ayrılamayız… Fillerle yatağa girmek; içinde kedi olan bir çuvala girmek gibidir. Savaşı kazanırsınız ancak her yerinizden pençe yersiniz. Kan akınca da sıra köpek balıklarına gelir. Kokuyu çok uzaklardan alabilen varlıklar onlar. Aman diyeyim…