Tarım, sanayi, turizm (!), tarih (!) ve yakın gelecekte üniversite kenti olarak da anılmaya devam edecek olan Bursa, Türkiye’nin nezle olmasından etkilenen illerin başında gelir. Palyatif çözümler asla hastalığı iyileştirmez… Sorunlar kangrene dönüşür, neşter atmak içinde iyi bir operatöre ihtiyaç hasıl olur. Ameliyat ekibinin de uzman olması gerekir…

Bursa’nın hızla kalabalıklaşması, yeşil örtüsünden vazgeçmesi, beton denizine dönen ovası ve rengarenk akan derelerinde canlı kalmaması, CNN Ekonomi Müdürü Emin Çapa’nın ilk dikkat çektiği konuların başında geldi. Tarıma dayalı sanayi kurulmamasının nedenlerini irdeledi, “yazık olmuş” demeyi de unutmadı.

Bursa İş Kadınları ve Yöneticileri Derneği’nin (BUİKAD) geleneksel hale getirdiği ‘İş’te Sohbetler’, Bursa’ya değer katacak isimlerle buluşmalarımızı beraberinde getirecek gibi duruyor. Emin Çapa, ekonominin damarını yakalamış gazetecilerin başında geliyor. Akıcı ve vurgulu konuşuyor. Bilgileri güncel ve iletişim kurma konusunda oldukça yetkin.

Philip Dick’in “Gerçek ona inanmaktan vazgeçtiğinizde ortadan kaybolmayan şeydir” diye başladığı konuşmasında, Türkiye’yi yerinde sayan ülkeler arasında gösteren rakamlardan yararlandı. Hükümetlerin programlarından ve bütçede gösterilen hedeflerden söz etti. Kişi başı gelirimizin düşmeye başladığını hatırlatan Çapa, ihracatta da sıkıntıların arttığını rakamlarla destekledi.

Yeni Dünyayı Anlamak, Yeni Dünyaya Hazır Olmak’ başlıklı sohbette geleceğe ilişkin çalışmalar dikkatimi daha çok çekti.

  1. yüzyılda su buharı ile başlayan ve mühendisleri öne çıkaran Endüstri 1.0’ın, 20. yüzyılda yerini elektrik enerjisine bıraktığını bunun da Endüstri 2.0 olarak anıldığını kaydeden Çapa, 1960 ile 1970 arasında elektronik sistemlerin devreye girdiğini Endüstri 3.0’la yola devam edildiğini söyledi. Oysa şimdi Endüstri 4.0 dönemi geldi çattı ve makinelerin diğer makinelerle işbirlikleri gündeme geldi (machine to machine). Çapa, yakın gelecekte birbirini gören ve yapay zekaya sahip robotlarla iş yapılacağından emin. Yapay zekanın 2045 yılı itibarıyla insan zekasını yakalayacağını belirten Çapa, “ev robotları kusursuz öğretmen, kusursuz temizlik ve yemek yapan aile bireylerine dönüşecek. 2075 yılında insanı yönetir hale bile gelebilirler. Bazı filmlerde bunun örneklerini görebiliyoruz” derken oldukça düşünceli tavırlar sergiledi. Jibo adı verilen robotların 499 dolardan alıcı bulduğunu hatırlatan Çapa’ya göre ‘pepper’ adı verilen robotların erojen bölgelerinden uyarılabildiğini de söyledi…

Dünyada dönüşüm merkezinin İngiltere olduğunu ısrarla tekrarlayan Çapa’ya göre TARİH KIRILIYOR! Bir başka anlatımla binlerce yıllık yaşam ve üretim biçimleri değişiyor. Türkiye ise bu alandaki araştırma ve geliştirme çalışmalarında adımlarını atmakta zorlanıyor. Bunun için eğitim konusunda hemen harekete geçilmeli ve yerli ya da yabancı uzmanlardan destek alınmalı…

Yaratıcı endüstrilerin 2015 yılında 196 milyar dolarlık hacim yakaladığını, cironun ise 2.25 trilyon dolara ulaştığını kaydeden Çapa, film, dizi, müzik gibi kültürel materyallerin 65 milyar dolarlık satış yaptığını da belirtti.

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) ve TÜSİAD gibi dev kurum ve kuruluşların seslerini çıkarmasını isteyen Çapa, “Türkiye nerede yer alacağına karar vermeli ve gereği yerine getirilmeli” tümcesiyle de net mesaj verdi.

Evet arkadaşlar, dostlar; Dünya değişime adım attı ve gerekenleri yapıyor. Türkiye ise kısır tartışmaların içinde kıvranıyor.

Kim bilir belki de özellikle yapılıyor.

Çapa, Forbes tarafından yayınlanan dünyanın en büyük 500 şirketi sıralamasında 1957-1997 yılları arasında yer alan şirketlerden yüzde 67’sinin bugün olmadığını da belirtti. Sanırım yeni üretim biçimlerine ayak uyduramadılar ve kapandılar.

Biraz daha gecikirsek olan torunlarınıza olacak. Ona göre…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir