Araştıran, geliştiren ve bir buluşu -icat da diyebilirsiniz- hayata geçiren kişilerin yetiştiği mümbit (verimli) topraklar üzerindeyiz ancak farkında değiliz…

Otur oturduğun yerde, başımıza icat çıkarma” diye konuşan insanların yaşadığı bir ülkede olmak… Çok ama çok zor…

İngiliz düşünür Francis Bacon’un daha 17. yüzyılın başlarında dile getirdiği “Bilgi güç kaynağıdır” sözü, bilimin insanlığın refah ve gelişmesi açısından ne kadar önemli olduğunu en yalın şekilde ortaya koyar.

Günümüz bilgi çağında uluslararası alanda rekabet edebilmenin en önemli koşulu, bilgiye yatırım yapmaktan geçiyor. Bilgiye yatırım denilince ilk akla gelen kavram ise Ar-Ge’dir. Ar-Ge, bilgiye ve teknolojiye dayalı olarak yeni ürünlerin oluşturulması, geliştirilmesi ve yeni üretim tekniklerinin gerçekleştirilmesi olarak tanımlanabilir. Ar-Ge harcamaları günümüz ekonomi dünyasının itici gücü ve ulusal rekabet ortamında önemli desteklerinden biri. Ar-Ge harcamaları fabrikaya, hizmete, iş dünyasına, ihracata milli gelire, eğitime, yönetime ve diplomasiye yansıyan çok yönlü bir temel kavram olarak ele alınmalı. Ayrıca dünyadaki gelişmiş ülkeler ile gelişmekte olan ülkeler arasındaki farkı ortaya koyan önemli bir gösterge.

Bir başka anlatımla, dünyadaki Ar-Ge harcamaları ile ülkelerin gelişmişlik düzeyi arasında doğrudan bir ilişki var. Bilgi çağına girilmesi ve teknolojide yaşanan hızlı gelişmelere dayalı olarak, birtakım dönüşümler yaşanıyor.

Bunlar;

Toplumların üretim kapasitelerinin genişlemesi,

– Bilişim, iletişim ve ulaşım alanlarının ön plana çıkması,

Bireylerin ve toplumların ihtiyaç ve beklentilerinin farklılaşması,

– Teknolojik yenilikleri takip edebilme gerekliliğinin sürekli artması,

– …Teknolojiye dayalı ürün üretebilmek olarak özetlenebilir.

Ar-Ge harcamaları, bir ülkenin veya firmanın teknoloji yeteneğini tanımlamakta yaygın olarak kullanılan değişkenlerden biri. Ar-Ge harcamaları yeni ürün ve üretim yöntemi geliştirme, mevcut veya ithal edilen teknolojinin etkin kullanılması, uyarlanması veya değiştirilmesi süreçleri gibi teknolojik faaliyetlerin her aşamasında büyük önem taşıyor.

İşte süreçleri yakından takip edebilmek adına harekete geçen Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) ev sahipliğinde ‘Ar-Ge Reform Paketi Bilgilendirme Toplantısı’ dikkatimi çekti. Oda Hizmet binasında düzenlenen toplantıda; BTSO Yönetim Kurulu Üyesi İlker Duran, Vali Yardımcısı İbrahim Avcı, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Bilim ve Teknoloji Genel Müdürü İlker Murat Ar ve Bursa iş dünyası temsilcilerinin bilgilendirilmesi çok önemli.

Verilen bilgiye göre; Bursa’daki Ar-Ge merkezi sayısı son 2 yılda 23’ten 38’e çıkmış durumda. Bursa adına sevindirici…

BTSO Yönetim Kurulu Üyesi İlker Duran’ın sözlerinde sevinç ve gelecekle ilgili kurgu var. 2014 yılında yüzde 18 artışla 8 milyar dolarlık Ar-Ge harcaması gerçekleştirilmesi umut veriyor herkese. Bu tutarla Ar-Ge’nin GSYH içindeki payı ilk kez yüzde 1’i aşmış.

Bilim ve Teknoloji Genel Müdürü İlker Murat Ar’ın açıklamaları da önemli. Ar-Ge Reform Paketinin tasarım faaliyetlerini desteklemek, Ar-Ge yatırımlarını özendirmek, Ar-Ge personelinin niteliğini ve istihdamını artırmak, Ar-Ge faaliyetlerini ticarileştirmek, üniversite sanayi işbirliğini geliştirmek adına çok önemli ayrıntıları var. Artık tasarım merkezleri de teşvik edilecek. Buna göre tasarım merkezleri de Ar-Ge merkezlerine sağlanan indirim, istisna, teşvik ve desteklerden aynen yararlanabilecek.

Türkiye Ar-Ge konusunda büyük adımlar atıyor. Umarım yeni markalar çıkarma konusunda herkes üzerine düşeni yapar…

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir