Global riskler bizi de etkiler
Ana üreticilerin, yan sanayicilerin, ara üretim şirketlerinin ve satış kanallarını yönetenlerin çoğunlukla merak ettiği konu; Gelecekle ilgili projeksiyonlardır.
Ülke ekonomisinde derin yaralar açan krizleri koklayan, üretim miktar ve saatlerine bakan, yeni işçi alanların sayısına odaklanan, ihracat ve ithalattaki rakamlara sıklıkla bakan iş insanları, son zamanlarda önlerini görmek için yurtdışı veri ve haberlere de göz atmak zorundalar…
Amerika ve Avrupa merkez bankalarının açıkladığı faiz kararları, alım heyetlerindeki nitelik, ürün bazlı veriler, siyasi çalkantılar, liderlerin uyarıları, teknolojik gelişmeler ve pazarlardaki sıkıntılar, hemen herkesin yarınlarını etkiliyor.
Bazen rakamlarda gizlenen gerçekleri görmek de gerekiyor artık. Siyasi iradenin tozpembe gözlük takılmasını isteyen demeçlerine biraz daha yakından bakılması yararlı oluyor…
Geçtiğimiz hafta İngiliz ekonomi dergisi Economist’in, ‘dünya ekonomisi için en önemli 10 risk’ sıralamasına göz attım. Oldukça objektif verilerle hareket ettiklerine şahit oldum. Geleceğin şekillenmesinde aktif rol almak isteyenlerin mutlaka göz atması gereken dergilerden biri olan dergide yer alan yazılar da irdelenmeli…
Bir numaralı risk, “Çin ekonomisinin beklenenden daha hızlı yavaşlayarak ‘sert bir iniş’ yapması”… Demek ki üretim devi Çin öksürürse hepimiz grip olacağız…
Batı blokunun Rusya ile didişmesi de hayra alamet değil… “Rusya’yla yaşanabilecek yeni bir ‘Soğuk Savaş’” global düzeyde risk oluşturacağına vurgu yapılıyor… Rusya’nın Türk ekonomisine etkisini hemen tüm sıcaklığıyla yaşayan Türkiye’nin daha ne kadar dayanabileceğini kimse kestiremiyor… Antalya’dan her sabah 300 TIR sebze ve meyve giden Rusya kapıları kapattı… Çiftçinin canı çıkıyor şimdilerde…
The Economist’in araştırma birimi Economist Intelligence Unit (EIU), tarafından sıralanan 10 risk şöyle sıralanıyor…
1) Çin ekonomisinin beklenenden daha hızlı yavaşlaması…
2) Rusya’yla yaşanabilecek yeni bir ‘Soğuk Savaş’.
3) Gelişen ülkelerdeki özel sektör borcunun krize yol açması.
4) AB yapısının parçalanmaya başlaması…
5) Yunanistan’ın AB’den ayrılması…
6) Donald Trumph’ın ABD başkanı seçilmesi…
7) IŞİD gibi cihatçı örgütlerin küresel ekonomiyi tehdit eder hale gelmeleri…
8) İngiltere’nin AB’den ayrılması…
9) Çin’in Güney Çin Denizi politikalarının sıcak çatışmalara yol açması…
10) Petrol fiyatlarındaki aşırı düşüş…
Tüm bu riskler gelecekte sıkıntıların her an artabileceğini gösteriyor.
Türkiye ise içeriden ve dışarıdan sürekli baskı altında tutuluyor. Terör bir yandan, siyasal beklentiler bir yandan, ihracatta pazar arayışları diğer yandan işimiz giderek zorlaşıyor…
Filmin sonu mutlu bitmeli artık…