Türkiye’nin geleneksel sektörlerdeki üretim çabasının yanına artık cep telefonu, bilgisayar, milli otomobil, milli uçak, hızlı şimendifer, balistik füze, ilaç, verimli tohum, endemik bitkilerden koku, krem ve çeşitli amaçlara uygun gemi gibi özel alanlara el atma zamanı geldi.

Savunma sanayi yatırımları var, kent içi ulaşım için vagon var, bilgisayarlar için çip var, güneş enerjili otomobil çalışmaları var, rüzgarı enerjiye çeviren girişimler var, füze için varını yoğunu ortaya koyan var, görünmez gemi var ve bunlar için ter döken bilim insanlarımız var.

Ortadoğu Teknik, İstanbul Teknik, Boğaziçi, Koç, Sabancı, Bilkent, Yeditepe, Bilgi, Karadeniz Teknik üniversiteleri araştırmacıların adresi… TÜBİTAK-MAM proje kaynıyor. Dünyanın en gelişmiş ülkelerinde özellikle ABD’de araştırmacılarımızın olduğunu zaman zaman buradan paylaşıyorum. Tıp ve mühendislik dallarında başarılarıyla göz dolduruyorlar.

Ancak Türkiye halen tekstil, hazır giyim, otomotiv, meyve-sebze, ağaç ürünleri, fındık-fıstık gibi ikinci ve üçüncü dünya ülkeleri sınıfına uygun üretim biçimleriyle haşır neşir. Böyle olunca da ihracat rakamlarında sıçrama imkansız hale geliyor.

Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin önceki yıla (2014) ait rakamlarıyla geçen yılı (2015) karşılaştırmak istiyorum bugün. 2014 geneli ihracat verilerine göre Türkiye’nin ihracatı 2013’e göre yüzde 4 artışla 157 milyar 622 milyon dolara ulaşmıştı. Bu rakam, Türkiye Cumhuriyeti’nin yıllık ihracatında yeni rekorun da göstergesiydi…

2015 yılındaki Türkiye genel ihracatı ise yüzde 8.7 kayıpla 143 milyar 729 milyon 741 bin dolar olarak gerçekleşti… Bu geriye gidişin etmenleri arasında nelerin olduğunu anlatmaya kalkmayacağım.

Aklınızdan çıkarmamanız gereken slogan, ‘geleneksel sektörlerde daha fazla gidecek yolumuz yok!’ olmalı…

2014 yılında Türkiye’nin ihracat şampiyonu 22 milyar 270 milyon dolarla otomotiv sektörü olmuştu. Bu sektörü 18,7 milyar dolarla hazırgiyim ve konfeksiyon ile 17,8 milyar dolarla kimyevi maddeler sektörleri takip etmişti. Geçen yıl (2015) da tablo değişmedi.

Bursa’nın ihracatı 2014’te yüzde 0.8 gerilemişti… Uludağ İhracatçı Birlikleri (UİB) verilerine göre; 2015 yılında Bursa’dan ihracat, yüzde 5.5’lik azalmayla, 22 milyar 175 milyon dolar oldu.

UİB çatısı altında yer alan Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB), 2015’te bir önceki yıla göre yüzde 4.33 kayıp ile 18.7 milyar dolar ihracata imza atarken, Türkiye geneli otomotiv ihracatı yüzde 5 düşüş ile 21.2 milyar dolar olarak gerçekleşti. Otomotiv endüstrisi 2015 yılında parite kaynaklı 3 milyar dolarlık kayıp yaşamasına rağmen, üst üste 10’uncu sektörel ihracat şampiyonluğuna ulaştı.

Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği (UTİB) 2015’de yüzde 14.18 azalışla 1.2 milyar dolarlık dış satışa imza attı. Uludağ Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (UHKİB) 2015’i yüzde 12.60 azalış ve 498.5 milyon dolarlık ihracatla kapattı.

Her şeye karşın Bursa, 2015 ihracatında, iller bazında en fazla dış satış yapan ikinci kent olma konumunu sürdürdü.

Konfüçyüs’ün “Eğer ağaca tırmanmak istiyorsanız, yıldızlara ulaşmaya niyet edin ki başarırsınız” sözlerini aklımızdan çıkarmamalıyız.

Daha ileriye ve daha gelişmiş bir Türkiye’ye ancak çok çalışarak, hayal ederek, planlayarak ve bilim insanlarının buluşlarına önem vererek ulaşabiliriz.

xxx

Akbaşlar Tekstil

Bursa’da ilk 10’da

Bursa Ticaret ve Sanayi Odası tarafından düzenlenen ve Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ında katıldığı ‘Ekonomiye Değer Katanlar – 2015 Ödül Töreni’nde 7 kategoride toplam 72 ödül dağıtıldı. Akbaşlar Tekstil de “Kurumlar Vergisi” kategorisinde 10. sırada yer aldı. Akbaş Holding Genel Koordinatörü İbrahim Okur; “Holding bünyesinde çok önemli bir yere sahip olan Akbaşlar Tekstil Enerji San. ve Tic. A.Ş. adlı firmamız, BTSO tarafından bir plaketle ödüllendirildi. Çok mutlu ve gururluyuz” dedi.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir