Büyük hedef anayasa ve başkanlık sistemi
Hatırlatmak için bir kez daha yazalım…
Anayasanın ilk 4 (Dört) Maddesi;
“1. Madde… Devletin Şekli; Türkiye Devleti bir Cumhuriyettir.
- Madde… Cumhuriyetin Nitelikleri; Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk Milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk Devletidir.
- Madde… Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Dili Türkçedir.
Bayrağı, şekli kanununda belirtilen, beyaz ay yıldızlı al bayraktır.
Milli marşı ‘İstiklal Marşı’dır.
Başkenti Ankara’dır. - Madde… Değiştirilemeyecek Hükümler; Anayasanın 1’inci maddesindeki Devletin şeklinin Cumhuriyet olduğu hakkındaki hüküm ile 2’nci maddesindeki Cumhuriyetin nitelikleri ve 3’üncü maddesi hükümleri değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez.”
Buraya kadar her şey bildiğiniz gibi. Yaşadığınız gibi. Aldığımız eğitimde bizlere anlatıldığı gibi… Ancak gelecekte neler olabileceğini birazdan anlamaya başlayacağız…
Bursa Haber gazetenizin geleneksel hale getirdiği ‘Gündem Buluşmaları’nın bu haftaki konuğu, Ak Parti Milletvekili sayın İsmail Aydın’dı. Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) bünyesinde kurulan Anayasa ile İnsan Hakları Komisyonu üyesi olan Aydın, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu. 1971 İznik doğumlu. Orhangazi’de yaşıyor ve Gemlik’i de yakından tanıyor…
İsmail Aydın, 24’üncü yasama yılında Bursa’yı TBMM’de temsil eden, 25’inci dönemde dinlenen, ardından 1 Kasım 2015 seçimlerinden başarıyla çıkarak 26’ncı dönemde yeniden Bursa’yı temsil eden yönüyle dikkati çekiyor.
Oldukça sakin bir yapısı var. Mimiklerinden, bakışlarından ve sözlerinden konusunda uzman olduğunu anlıyorsunuz hemen. Tane tane dökülüyor sözcükler. İnanıyor söylediklerine. Yapmacık bir tavır sergilemiyor. Hani arkadaşlarınız arasında “son sözü sen söyle” dedikleriniz var ya; İşte onlardan biri gibi… Haberlerimizden ve diğer köşe yazarı arkadaşlarımızdan ayrıntıları okudunuz. Hemen her konuda görüşleri olan Aydın’a ben de bir-iki soru sordum.
Girizgah bölümünde dile getirdiğim bölüm çok önemliydi benim için. “Sayın Aydın, Anayasa’nın ilk 4 maddesi için ne düşünüyorsunuz? Değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif dahi edilemez yazar. Çalışmalarınızı anlatır mısınız?” diye sordum…
Türkiye’de anayasanın hep darbelerle değiştiğini, 27 seferde 110 maddede değişiklik yapıldığını dile getiren Aydın, “O yüzden dünya standartlarına uygun, özgürlükçü bakış açısıyla yeni bir anayasa yapmalıyız. Aksi takdirde değişen dünya şartları içinde bu anayasa bizi taşımıyor” dedi.
Kısa bir düşünmenin ardından devam etti; “Anayasanın ilk dört maddesinde bir sıkıntım yok ancak anayasalarda değişmez hüküm bulunması doğru değil…”
TBMM’nin yasama ve denetim görevini tam olarak yerine getiremediğini, hızlı karar alma süreçlerine gereksinim duyulduğunu da kaydeden Aydın, “Başkanlık sistemi, demokratik bir şekilde tartışılmalı. Türkiye Cumhuriyeti sisteminin aksayan noktaları var ise konuşulmalı. İki başlılığı Türkiye kaldırmıyor. Özal başkanlık sistemini gündeme getirdiğinde büyük sıkıntı yaşadı. Türkiye Cumhuriyeti bir yol ayrımında ya köhnemiş bir sistemle devam edeceğiz ya da modern dünyaya ayak uyduracağız. Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ismi etrafında bir tartışma doğru değil. İnsanlar fani… Yeni nesillere iyi bir sistem bırakmak istiyoruz. Özgürlükçü bir anayasa ekonomiyi de olumlu etkiliyor” diye konuştu.
Sanırım 2019’a kadar yeni anayasa ve başkanlık sistemi konusunda büyük adımlar atılacak. Azınlık hakları, inanç çeşitliliği, resmi dil, mezheplerin istekleri, eğitim dili ve kültürel istekler arka arkaya gelecektir.
Yeni Türkiye söylemlerinde algılar da değiştirilecek. Kişi başı geliri 10 bin dolar olan, eğitim seviyesi ilkokula eşit bir ülkede halkın tepkilerini yönetmek mümkün gibi duruyor. Zorlu bir yola giren Türkiye ve Türk halkı, düşünmek zorunda. Umarım sert bir kayaya çarpmayız!
